Perşembe, Eylül 02, 2010

Görücü Usulü



Günümüzde öyle bir devirde yaşıyoruz ki, eskilerin yaptığı doğal olan her şeyi samanlıkta iğne arar gibi arıyoruz sevgili dostlar. Eskilerin yediği hormonsuz doğal yiyeceklerden tutun da yine hormonsuz, doğal ilişkilerine kadar doğal olan her şeye gıpta ile bakar duruma geldik ne yazıkki. Şimdi bir durup da arkamıza baktığımızda aslında doğru olanın, temiz ve saf olanın o günlerde olduğunu düşünüyoruz, ilişkilerde de böyle tabiki. Menfaatin hat safhada olduğu, kimsenin kimse için bir bardak bile su içmediği, insanlara duyguları için değil de, sahip olduğu maddeler için yaklaşılan bir devirde yaşıyoruz. Gülümsemeler sahte, sözler sahte, hatta ilişkiler bile sahte çünkü..



Eskiden ilişkiler kurulacağı zaman uygulanan bir yöntem varmış. Görücü usulü denilen bu yöntemde bir ilişki yaşamaya niyeti olan insanın çevresi ona uygun bir eş önerirmiş.  İki tarafı da yakinen tanıyan insanlar bu insanları buluşturur ve olacağı varsa da güzel bir ilişki başlarmış. Bir insanı en iyi tanıyanlar çevresindeki yakın arkadaşları olduğu için de 'Poker Face' denilen insanlara çok az rastlanırmış. Çünkü bir insanı kendinden daha iyi anlatacak birileri varsa o da yakın çevresindeki insanlardır. Şimdi ise ne yazıkki deneme yanılma usulü kullanılıyor günümüzde. Bir insanla tanışıp 3 gün sonra onu tanıdım zannedip 5 gün sonra da ya aslında ne kadar da farklıymış demek zorunda kalıyoruz. Bunun zararı ne peki? Önce ve en önemlisi ömrümüz geçiyor ömrümüz.. Bu hayatı bir daha bize verirler mi bilmem, ama verileni değerlendiremedikten sonra faydası yok tabiki. Eğer bir insanla vakit geçiriyorsanız, ona değer ve biraz emek veriyorsanız kısaca hayatınızın bir kısmı onunla geçiyor. Bu insan sevgiliniz olursa ne oluyor, paylaştığınız ömrünüzün daha da büyük bir kısmı ona tahsis edilmiş oluyor. Ee peki hayatınızın büyük bir kısmını onunla paylaşacak kadar değer verdiğiniz bir insanın cevizin kof çıkması misali boş çıkması ne olur? Boşa geçen bir hayat...

Boşa geçen hayatın yanında, farkında olalım ya da olmayalım bitirdiğiniz her ilişki sizden bir şeyler götürür. Bu daha da kötü, sevgi gibi aşk gibi ve hatta güven gibi tertemiz duygularınız kirlenir, artık eskisi gibi gösteremez güçlerini. Bu sebepten çok şey yaşamış, çok şey bilen fakat artık kimseye güvenemeyen ve yine kimselere aşık olamayan bir insan çıkar ortaya ne yazıkki. Aklınızda sürekli, 'ya bu da aynı şeyi yaparsa' sorusu çalkalanır, güvenemezsiniz bir türlü, çünkü daha önce çok kez güvenip de darbe yemişsinizdir. Bu sebepten daha güvensiz, daha kendini düşünen nesiller oluşuyor ne yazıkki...

Peki ne yapmak lazım? Önce karşıdakini çok iyi tanımak lazım. İnsan nasıl çok iyi tanınır peki? Beraber çok vakit geçirerek. (Mesajlaşmak vakit geçirmek değildir) Bir şeyler paylaşmalısınız (Facebook'un paylaş butonu ile karıştırmayalım) onunla, beraber birtakım konular üzerine konuşabilmelisiniz ve konuşmalısınız tabii. Önce gerçekten sıkı sıkı bir arkadaş olabilmelisiniz bence. Sadece iyi günde değil de kötü günde de yanınızda olduğunu görebilmelisiniz.. İşte sonra sevgi kendiliğinden doğar zaten. Çünkü sevgili demek, sadece gezip tozmak demek değildir. Birbirinizi tamamlayabilmek lazım kısaca.. Bir insanı gerçekten tanımak, yıllarca emek isteyen bir süreç, ve yine hayatta en büyük acılardan birisi boşa verilen emeklerin farkedildiği andır...

Yazının başında da belirttiğim konuya gelirsek tekrar, ortak arkadaşlar vasıtasıyla tanıştırılan insanlar o yanılma duygusunu daha az yaşıyor gibi geliyor. Hem çok zaman kaybı da olmuyor, ruhunuzdan da çok kaybetmiyorsunuz o zaman. Bir nevi referans oluyor arkadaşlarınız. Bu türü desteklemek zorunda kalıyor insan eninde sonunda, çünkü dünya gerçekten sahte insanlarla dolu ve sizin gerçeği aramak için yeterli vaktiniz olmayabilir...

Eee ne demişler 'Her zaman eskilerin bir bildiği vardır.'..


Share/Bookmark

2 yorum:

Adsız dedi ki...

O da çok yanlış aslında,tüm elbiselerini bildiğini düşündüğün biri 20 yıl sonra bakıyorsun bambaşka bir kılıkla karşında..
Allah herkese adam gibi adam olmayı nasip etse..
Syg..
S'öz

Melih dedi ki...

S'öz
O zaman da kılığını iyi yönde değiştiren, daha da gelişen birisini nasip etse..

M.Atasever

Yorum Gönder