skip to main |
skip to sidebar
Shakespeare demiş; Modifiyeleştirilebilmek ya da Modifiyeleştirememek işte bütün mesele bu!
Evet gerçekten bütün mesele bu... İngilizler yüzyıllarca boş yere asalet diye yanıp tutuşmamışlar, gerçekten öyle... Asalet insanın içinde olacak, eğer asaletiniz yoksa başbakan karısı bile olsanız oraya yakışmazsınız. Neyse, Modifiye; sağından solundan tatmin olmadığınız birşeyi kurcalamak, çeşitli kısımlarında değişiklik yapmak suretiyle tatmin olmaya çalışmak demektir.. İnsanlar iki çeşittir Shakespeare'in dediği gibi... modifiye olabilenler ve olamayanlar.. Eksik olduğunu gördüğünüz ya da düşündüğünüz kısımlarınızı modifiye edebilmek lazım. Modifiye edelim ki daha güzel olsun değil mi? Tabi insanın elinde olmayan bir şey var, madem söz modifiyeden açıldı, ona da kasa diyelim, yani insanın özü, kendi benliğidir, bir diğer anlamıyla asalet...
Yaz geldi, bütün bir kış beraber gezip tozup, eğlenen çiftlerin birisi tatile giderken ötekisinin gidemediği zamanlara geldik artık.. Bazen öyle bir zaman olur ki, sevdiğiniz sizin yanınızdan ayrılmak zorunda kalabilir, ya da siz onun yanından.. İş gezileri olabilir, ailece tatil planları olabilir bu ayrılıkların sebepleri…
Ve ayrılığın sonucunda siz belirli bir süre beraber olamayacak, bir diğer değişle bir yarınız eksik olacaktır. Hem giden hem kalan için de bu böyle olur genelde.. Giden için, bir şekilde idare edilir durum, sonuçta tatile çıkıyorsunuz değil mi? Peki ya kalan için?? İşte daha önce hiç aklınıza gelmeyen o sorular aklınıza girmek için uğraşır dururlar… Acaba başkasına bakarsa, orada gözüm görmezken ona sarkan olursa, acaba benim yokluğumda başkasını bulursa gibi… Ve haliyle bir kıskançlık sürecini getirir bu sonuçlar…
Fuzuli'ye 'Sevmek mi yoksa sevilmek mi daha güzeldir..? ' diye sormuşlar. 'Sevmek' diye cevaplamış ve eklemiş: 'Çünkü sevildiğinden asla emin olamazsın..'
Fuzuli'ye katılmamak elde değil... Hayat denilen bu oyun çok ilginç.. Kendine göre kuralları var, ve kuralları baştan söylemiyor, tam kuralları öğrendim artık derken, daha önce hiç bilmediğiniz bir kural sizin gol yemenize sebep olabiliyor. Neyse, sevmek üzerine konuşuyorduk.. Sevmenin çok çeşitli türleri vardır.
Uzun zamandır yazmıyordum, yazamıyorum nedense... Eh artık bi yerinden başlamak lazım değil mi?? Yazacak o kadar çok şey birikti ki bu sürede.. Neyse...Bugünkü yazıma Can Yücel'in çok sevdiğim bir yazısı ile başlayacağım, üzerine de söyleyecek bir kaç şeyim vardır elbet...
Melih Atasever Kişisel Blogu
Cumartesi, Temmuz 31, 2010
Modifiyeleştirilebilmek ya da Modifiyeleştirememek
Shakespeare demiş; Modifiyeleştirilebilmek ya da Modifiyeleştirememek işte bütün mesele bu!
Evet gerçekten bütün mesele bu... İngilizler yüzyıllarca boş yere asalet diye yanıp tutuşmamışlar, gerçekten öyle... Asalet insanın içinde olacak, eğer asaletiniz yoksa başbakan karısı bile olsanız oraya yakışmazsınız. Neyse, Modifiye; sağından solundan tatmin olmadığınız birşeyi kurcalamak, çeşitli kısımlarında değişiklik yapmak suretiyle tatmin olmaya çalışmak demektir.. İnsanlar iki çeşittir Shakespeare'in dediği gibi... modifiye olabilenler ve olamayanlar.. Eksik olduğunu gördüğünüz ya da düşündüğünüz kısımlarınızı modifiye edebilmek lazım. Modifiye edelim ki daha güzel olsun değil mi? Tabi insanın elinde olmayan bir şey var, madem söz modifiyeden açıldı, ona da kasa diyelim, yani insanın özü, kendi benliğidir, bir diğer anlamıyla asalet...
Etiketler:
Asalet,
Aşk Üzerine,
İlişkiler,
Modifiye
Cumartesi, Temmuz 24, 2010
Seven mi Kıskanır Yoksa Güvenmeyen Mi?
Yaz geldi, bütün bir kış beraber gezip tozup, eğlenen çiftlerin birisi tatile giderken ötekisinin gidemediği zamanlara geldik artık.. Bazen öyle bir zaman olur ki, sevdiğiniz sizin yanınızdan ayrılmak zorunda kalabilir, ya da siz onun yanından.. İş gezileri olabilir, ailece tatil planları olabilir bu ayrılıkların sebepleri…
Ve ayrılığın sonucunda siz belirli bir süre beraber olamayacak, bir diğer değişle bir yarınız eksik olacaktır. Hem giden hem kalan için de bu böyle olur genelde.. Giden için, bir şekilde idare edilir durum, sonuçta tatile çıkıyorsunuz değil mi? Peki ya kalan için?? İşte daha önce hiç aklınıza gelmeyen o sorular aklınıza girmek için uğraşır dururlar… Acaba başkasına bakarsa, orada gözüm görmezken ona sarkan olursa, acaba benim yokluğumda başkasını bulursa gibi… Ve haliyle bir kıskançlık sürecini getirir bu sonuçlar…
Seven mi Kıskanır Yoksa Güvenmeyen Mi?
Etiketler:
Aşk Üzerine,
Güvenmek,
Güvenmeyen,
İlişkiler,
Kıskanmak
Salı, Temmuz 20, 2010
Benim İçin Ne Yaparsın
Tamamı alıntıdır, Aslı Hanım'a teşekkürler güzel yazısı için...
Haberi okurken, tüylerim diken diken oldu. Günümüzde ki sevgiler nasıl da ısmarlama, nasıl da maddeyle tartma aşşağılığında. Ve nasıl tükenmez ki böyle sevgiler, üç-beş gün bilemedin 1 ay sonra.
Geçtiğimiz günlerde Türkbükü’nde sabaha karşı sahibi olduğu Mavi Otel’den lazer ile Türkbükü Koyu’nun karşısındaki tepeye “Ece Erken Seni Çok Seviyorum” diye yazdıran Erdinç Acar’a, bir başka karşılaşmalarında, Ece sormuş; ”Benim için, başka ne yaparsın?” Bu soru üzerine, Erdinç “Senin için kolumdaki 26 bin euro’luk saati denize atarım” demiş ve herkesin önünde saati çıkarıp denize atmış. Tabi Ececik, hem çok şaşırmış hem de çok keyiflenip çok sevinmiş.
Haberi okurken, tüylerim diken diken oldu. Günümüzde ki sevgiler nasıl da ısmarlama, nasıl da maddeyle tartma aşşağılığında. Ve nasıl tükenmez ki böyle sevgiler, üç-beş gün bilemedin 1 ay sonra.
Geçtiğimiz günlerde Türkbükü’nde sabaha karşı sahibi olduğu Mavi Otel’den lazer ile Türkbükü Koyu’nun karşısındaki tepeye “Ece Erken Seni Çok Seviyorum” diye yazdıran Erdinç Acar’a, bir başka karşılaşmalarında, Ece sormuş; ”Benim için, başka ne yaparsın?” Bu soru üzerine, Erdinç “Senin için kolumdaki 26 bin euro’luk saati denize atarım” demiş ve herkesin önünde saati çıkarıp denize atmış. Tabi Ececik, hem çok şaşırmış hem de çok keyiflenip çok sevinmiş.
Benim İçin Ne Yaparsın
Etiketler:
Aşk Üzerine,
Bay Gri,
Ece Erken,
Fedakarlık,
İlişkiler
Pazartesi, Temmuz 19, 2010
Sevmek mi Daha Güzel, Sevilmek mi?
Fuzuli'ye 'Sevmek mi yoksa sevilmek mi daha güzeldir..? ' diye sormuşlar. 'Sevmek' diye cevaplamış ve eklemiş: 'Çünkü sevildiğinden asla emin olamazsın..'
Fuzuli'ye katılmamak elde değil... Hayat denilen bu oyun çok ilginç.. Kendine göre kuralları var, ve kuralları baştan söylemiyor, tam kuralları öğrendim artık derken, daha önce hiç bilmediğiniz bir kural sizin gol yemenize sebep olabiliyor. Neyse, sevmek üzerine konuşuyorduk.. Sevmenin çok çeşitli türleri vardır.
Sevmek mi Daha Güzel, Sevilmek mi?
Cumartesi, Temmuz 17, 2010
Her Seçim Bir Kaybediştir
Uzun zamandır yazmıyordum, yazamıyorum nedense... Eh artık bi yerinden başlamak lazım değil mi?? Yazacak o kadar çok şey birikti ki bu sürede.. Neyse...Bugünkü yazıma Can Yücel'in çok sevdiğim bir yazısı ile başlayacağım, üzerine de söyleyecek bir kaç şeyim vardır elbet...
Her Seçim Bir Kaybediştir
Etiketler:
Can Dündar,
Hayat Üzerine,
Kaybetmek,
Seçimler,
Seçmek,
Sevdiğim Şiirler,
Tercih
Diğer Kanallarım
Kategoriler
- Aşk Üzerine (50)
- Günlük (14)
- Hayat Üzerine (35)
- Sevdiğim Şiirler (6)