Günümüzde
hayat o kadar hızlı geçiyor ki artık, zamanımız da sabrımız da kısıtlı. Anlık
mesajlaşmalar, her yöne dakikalar, sosyal ağlar bizi çok sabırsız kılıyor
farketmeden. İnsanlara tahammülümüz de
iyi niyetlerimiz gibi azalıyor günden güne.. Çevremizin Tahtakale’de bir
döviz türünden ötekine koşturan, tüyo almak için çokça çaba harcayan
borsacılardan pek de farkı yok aslında..
Bizim de hayatımızda herkesin hissesi var. Değerleri de tıpkı gerçek bir borsa
gibi anlık değişiyor aslında. Tıpkı borsa oynar gibi insanlara yatırım
yapıyoruz biz de. Emek veriyor, vakit harcıyor, sözler veriyor, mutlu etmek ve
mutlu olmak için elimizden geleni yapıyoruz. Çevremizdekiler de birer borsa
hissesi gibi değer kazanıp kaybediyor. Kimisi bir dönem tavan yaparken kimisi
iflas edip kapatıyor hissesini. Uzun süreli kazançlar için de her geçen gün
zorlaşıyor doğru insana yatırım yapmak..
Hayatımıza
giren ve çıkan bir çok insan oluyor. Hepsinin de bir anlamı, bir misyonu var
aslına bakılırsa. Hiç ummadığımız anda aklımızın ucundan bile geçmeyecek zaman
ve mekanda tanıştığımız insan bir anda her şeyimiz olabilirken, yıllardır
yanımızda olan insanları günü geliyor tanıyamaz hale geliyor ve hatta
hayatımızdan çıkarıyoruz, çıkarmak zorunda kalıyoruz. Ne kadar sık geliyor
başımıza aslında bir insanla bir anda ‘bir’ olabilirken bir anda ‘iki yabancı’
olabilmek. Günler, aylar hatta yıllar boyu bir yaşamı paylaşırken bir anda büyü
bozuluyor, onca emek verdiğimiz ve uğruna çok şeylerden vazgeçtiğiniz insan bir
anda her söylediğinize muhalefet eden bir ruh oluveriyor. Sizin de kendisinin
de enerjisini tüketmeye başlıyor. Gözlerinize, kulaklarınıza inanamazken bazı
kararlarda mecbur kalıp günün sonunda verdiğiniz emekler ve geçirdiğiniz bazen
mutlu bazen hüzünlü dakikalar ise belki hafif bir tebessüm belki de derin bir
üzüntü barındıran anılar olarak kalıyor gözlerinizde..
Hayatınıza
girenler, çıkanlar ve onların değerleri değiştikçe önemli bir detayı da farkediyor
insan. Her insanın hayatınızda bir misyonu ve anlamı vardır aslında.. Tıpkı ağaçların
her ilkbaharda yapraklarını açıp her sonbaharda dökmesi gibi bir döngü var
ortada. Sıcak aylar geçip de soğuk aylar başladığında tüm yapraklarınızı, her
şeyinizi zamana bırakıp bahar aylarını beklemek üzere yolunuza devam etmek
zorunda kalıyorsunuz. Bir dahaki sefere yeni öğrenmişliklerinizle daha sağlam adım
atacaksınızdır çünkü.. Her bitişin bir başlangıca, her başlangıcın da bir
bitişe bağlı olduğu hayatınızda bir bitişe daha gelmişsinizdir..
Ve yalnızca
siz varsınızdır tüm başlangıç ve bitişlerinizin ortasında..
0 yorum:
Yorum Gönder